Kartmin Seyyidleri

Kartmin, tarihi ismiyle ܩܪܬܡܝܢ (Qartmin), Mardin’in Midyat ilçesine bağlı bir köydür ve Güneydoğu Anadolu’daki en eski Seyyid yerleşimlerinden biri olarak tanınır. Bu köy, hem ilmî hem de tasavvufî açıdan bölgeye yön vermiş önemli Seyyid ailelerine ev sahipliği yapmaktadır.

Coğrafi Konum ve Sosyal Yapı

Kartmin köyü, Midyat ilçe merkezine yakın bir konumda olup tarihi boyunca Arap, Kürt ve Süryani nüfusun bir arada yaşadığı bir kültürel merkez olmuştur. Günümüzde de köy nüfusunun önemli bir kısmını Arap kökenli Seyyidler oluşturmaktadır.

Kartmin’e Mensup Önemli Seyyid Aileler

Kartmin Seyyidleri arasında özellikle şu aileler öne çıkar:
• Mele Ömer Seyyidleri
• Şeyh Azo Seyyidleri
• Arnasi (Güneş) Seyyidleri

Bu aileler, bölgedeki dini ve sosyal hayatın şekillenmesinde etkin roller oynamıştır. Örneğin, Mele Ömer ailesi hem medrese hem tekke geleneğini yaşatırken, Arnasi ailesi bölgesel fetva ve ilmî meclislerde öne çıkmıştır.

Arnas Seyyidleri ile Akrabalık

Kartmin Seyyidleri ile Arnas (Arnaz) köyü Seyyidleri arasında tarihî ve ailevi bağlar bulunmaktadır. Nitekim tanınmış âlimlerden Molla Zübeyir Arnasi (Güneş), köken itibarıyla Kartminlidir fakat hayatının büyük kısmını Arnas’ta geçirmiştir. Bu bağ, sadece kan bağıyla değil aynı zamanda ilmî-sûfî irtibatlarla da pekişmiştir.

Tarihî Yerleşim ve Seyyid Göçleri

Kartmin’e Seyyid yerleşimiyle ilgili net bir tarih bulunmasa da, yerleşimin muhtemel iki dönemine işaret edilmektedir:
1. Abbâsîler Dönemi (8.–9. yüzyıl): Halife Harun Reşid devrinde Bağdat’tan gelen bazı Seyyid ailelerin bölgeye yerleştiği rivayet edilir.
2. Moğol İstilası Sonrası (1258 civarı): Bağdat’ın yıkımıyla birlikte birçok seyyid ailesi Anadolu’ya göç etmiş ve bu göç dalgası Kartmin’i de etkilemiştir.

Ayrıca 11. ve 18. yüzyıllar arasında Arap aşiret göçleriyle gelen Sadat ailelerinin yerleşimi de söz konusudur.

Şecere ve Soy Doğrulama

Osmanlı döneminde Nakîbü’l-Eşrâf kurumu aracılığıyla seyyid soyları belgelenmiştir. Kartmin Seyyidleri de bu defterlerde kayıtlı olup, Sadat Defterleri sayesinde soylarını Hz. Peygamber’e (s.a.v.) dayandırabildiklerini belgelendirmişlerdir. Cumhuriyet’in ilanından sonra bu kurum kaldırılmış, ancak ailelerde bu silsileler sözlü ve yazılı olarak muhafaza edilmeye devam etmiştir.